Milletimiz için bu coğrafya nasıl kaderse, Osmanlı’dan günümüze coğrafyamızın, dönmeler, devşirmeler ve döndürülenlerle yaşaması da kaderimiz olmuş; Sabataylar, çok mükemmel takiyye yaparak devletin en hassas atardamarlarına sızmış ve bugüne gelmiş.,
Kavalalı Mehmet Ali Paşalar, Hürrem Sultanlar(Roxelena) bugün de var; ama nerede, kim?
(Osmanlıdaki ‘’ devşirme’’ ve ‘’ harem’’ konusu artıları ve eksileriyle ayrı bir yazı konusu.)
‘’ Bu dönmeler, Sabetaylar, döndürülenler ve devşirmeler kim?’’ sorusu bu ülkenin, Türkistan’ın, Ortadoğu’nun ve tüm ülkelerin baş meselesi , varlık ve beka meselesi.
Konu asla ve kat’a hafife alınmamalıdır. Türkiye acilen devşirme ’’kurtarıcı’’ lardan kurtarılmalıdır.
Olayın vehametini ancak araştıranlar anlar. Eğer araştırma anında öldürülmezlerse.
Muhsin Yazıcıoğlu, Altunç Altundal, Necib Haplemitoğlu, Uğur Mumcu…neden öldürüldü? Bu sorulara bilgi kirliliğinden cevap bulamıyoruz. İktidar olsam da muktedir olan Sabataylar , dönmeler, masonlar suyu bulandırıp, delil karartıyor, hedef saptırıyorlar.
Türkiye’de ve dünyada’’ Yahudileri, Siyonist Çeteyi, Masonik Ağı, Dönmeleri ve Kripto Sabatayistleri Araştırma Enstitüleri’’ acilen kurulmalı. Yoksa, bize de diğer milletlere de geleceğin dünyasında ekonomik, teknolojik, sosyal, kültürel bağımsız yaşama hakkı olmayacaktır.
Türkiye ve Dünya; bir avuç Çetenin, Küresel Sermayenin, kapitalist düzenin esiri olmuş durumda. Konu çok sığ siyasi taraftarlığa, etnik kimliğe indirgenmesin. Bugün dünyada, sekiz Siyonist şirket, karşılıksız dolar basarak, banka, borsa….oyunlarıyla sekiz milyar insana hükmediyor. İnsanlığın bu kıyametini lütfen araştıralım ve gerçeği görelim.
Gazze ve Türkistan’daki katliamla, dünyanın bu soykırıma ses çıkaramamasının altında Siyonizmin bu gücü vardır. Çünkü kontrol etmediği ülke yoktur.
Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne, Atatürk’ün ve Atatürkçülüğün arkasına sığınan Yahudiler, Sabatayistler, masonlar, dönmeler, özelikle de II.Beyazit’in İspanya’dan zulümden kurtararak getirdiği meşhur Selanikliler bugün ülkenin hakimi. Yani bu ülke savaşta, cephede Mehmet’in, barışta dönmelerin.
Anadolu çocuğu; Yemen, Trablus, Kafkas, Filistin, Balkan…cephelerinde savaşmaktan, can vermekten Anadolu’ya gelememiş ki ticaretle uğraşsın, zengin olsun.
Ülkemin içinde bulunduğu faize dayalı kapitalist ekonomik sistem, coğrafyamızın en önmeli gündemi .
Bugün Anadolu insanı , Cumhuriyet’in 100.yılında Kapitalist çarkın sarmalı altında inliyor. Bir avuç zengin vergi vermeden keyfini yaşarken, ülkemin yüzde sekseni borç batağında borçlu vatandaşlar, çoğu, yabancı sermeyenin bankaların esiri olarak ‘’ ömür boyu’’ borçlu yaşayacak.
Ülkemdeki ve Dünyadaki gezen sermayenin yüzde sekseni; Yahudi’nin, Siyonistlerin, Sebatayistlerin. Bunların en iyi dostu banka, borsa, altın , faiz, hazine…Bunlar her ülkede fare gibi önce zahire ambarına yakın olur.
Son yıllarda da virüsler, aşılar, ilaçlar…bunların dostu oldu.
Adı ve yaşantısı bizden olan dönmeler; iyi Müslüman, iyi milliyetçi, çok üst düzey tarikatçı,hatta şeyh, hürriyetçi, hilafetçi, Türkçü, Kürtçü, komünist, sosyalist… Hülâsa, ülkelerde ve özellikle ülkemizde iktidarı da mühalefeti de kendileri dizayn ediyor.
Kitle iletişim vasıtaları, sosyal medya( face book, goglle, twitir, tiktok.. ),haber ajansları kontrollerinde. Yani, ‘’cambaza bak cambaza.’’
Ayrıca Arabistan’da Vehhabi, Irak’ta Kesnizani, Hindistan’da Kadiyani, Pakistan’da Tahirül Kadri, Türkiye’de Fetö…rolündeler.
Siyonizmin, yukarıdaki çalışmalarda özellikle İngiliz aklını kullandığını da vurgulayalım.
Bizim için ve tüm milletler için asıl zorluk, hainlerin karşımıza bizim rengimizle, kutsallarımızla çıkmasıdır.
Allah,’’Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin.’’ buyuruyor. Haydi açık Yahudi ve Hristiyan’ı bileyim de gizli, kripto, dışarda Müslüman evde Yahudi ve Hristiyan olan dönmeyi nasıl bileceğim? Dönmeler öyle dönüyorlar ki rollerini ve yerlerini tesbit etmek çok zor. Tespitte başımız dönüyor, aklımız şaşıyor. Öyle ki bunlar camî yaptırıyor, camiye gidiyor, Kur’an okuyor, hatta gece namazına kalkıyor, çocuklarını İmam Hatiplere gönderiyor…
Bakın İngiliz casusu Frederick Vambery; ‘’Reşit Efendi ‘’takma adıyla Abdulhamit’in başdanışmanı, 1822’de Şeyhülislâm, Süleymaniye Medresesi’nin başmüderrisi( profesör)…olmuş.
Vambery gibi örnekleri ‘’ oryantalist, arkeolog , araştırmacı…’’kılıfıyla veya tarikat şeyhi, vaaz, ülema adıyla çoğaltabiliriz.
Peki, şimdi kimler ’’ Reşit Efendi’’ acaba? Bu ajanlar, devletin hangi damarlarında dolaşıyor veya hangi kurumların başında?
Hülasa, ülkem bir casuslar cenneti.
Ilgaz Zorlu ‘’ Ben Selanikliyim.’’ dedi; ya diğerleri…
Dönme Sabatay Sevi’nin (1650) karargahı İzmir’deydi. Sabetay Sevi’yi seven Fetö’nün de karargahı İzmir’di. Hatta aynı sokak olduğu da söyleniyor. Kasım Gülek, Graham Fuller, Abramovist gibi CİA ajanlarının arkadaşı; kripto mason, tüm müridlerini –müridlerin farkına varmadığı- Amerikan ajanlarına dönüştüren, Vatikan dostu Fetö ve bir avuç üst düzey yönetici Müslüman mı Prostestan mı… bilemiyoruz? Şeyhülislâmlığa kadar yükselen,tarihteki birçok dönme, Sabatayist gibi.
Tarih birgün Fetö’yü Kardinal veya ajan olarak yazarsa – ama ne zaman- şaşmayın. Bunu, Fetön’ün saf ve samimi alt müntesiplerine anlatamazsınız. Çünkü İslâmda olmayan itaat ve tâbi olma kültürü aklımızı kör etti. Akledemez olduk.
Uyuyanı uyandırmak kolay; ama uyuyan uyanığı uyandırmak zor.
Ey Müslüman, helâl ve harama dikkat. Helâllerle basiretini, ferasetini besle ve dosdoğru ol.
Aziz Milletim, birileri çocuklarımı kutsal değerlerimle ‘’ devşirme’’ sin, tarlamı sürmesin. Mukaddes değerlerim, dili bilgililerin dilinde afyona dönüşmesin.
Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne, dönme ve mason olmayan kaç cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, zengin , üst brokrat oldu; çok merak ediyorum. Araştırsak sonuca çok hayret edeceğimizi düşünüyorum.
Cumhuriyeti biz kurduk, diyen Sabataylar kimler, onların torunları bugün nerede?
Bu ülke benim mi, diye tekrar tekrar sorguluyorum. Ve şairin,
‘’Dur Yolcu! Bu vatan kimin?
Bu vatan, toprağın kara bağrında
Sıra dağlar gibi duranlarındır.
……………………..
Cepheden cepheyi soranlarındır.’’ ( Orhan Şaik Gökyay) ifadesine ‘’ acaba’’ demekten de kendimi alamıyorum.
Yahudiliğin Pakraduni, Kapancı, Karakaşi kolları; Gizlinin Gizlisi Teşkilatlar, Yahova Şahitleri, sabataylar, masonlar, masonluğun kırk çeşidi, CFR (Amerika’da Dış İlişkiler Konseyi ), Gladyo…… Siyonizmin kontrolündeki’’ Sivil İşgal Orduları’’, yani küresel çetenin fonladığı, tüm ülkelerdeki STK’lar…, saymakla bitmeyen oluşumlar, hep, bir avuç Yahudi’nin, Siyonistin, İngiliz’in kontrolünde.
Dünyada kurulan bu grift, anlaşılmaz, dini, siyasi, ekonomik, kapitalist ağı çözmek, bireysel araştırmaların boyunu aşıyor. Bunları inceleme bir ‘’ devlet’’ i bile zorlar.
Siyonizmin çömezi Fetö’yü, on senedir tüm gizlilikleriyle, devletin gücünü kullanarak çözebildik mi?
Vay aziz milletim, aydınlarım, önümüze ne konsa yiyoruz. Çünkü; ‘’ bilgi’’ yi, teknolojiyi, parayı, post modern kültürü onlar üretiyor, biz tüketiyoruz. Çok da kanılganız. Ama mertliğimize , merhametimize diyecek yok. Öyle de dünya mert değil ki…
