Kahramanmaraş, son yıllarda hızla gelişen, nüfusu artan bir şehir. Ancak bu büyüme, beraberinde bazı ciddi sorunları da getirdi. Modernleşmeye çalışırken, günlük yaşamı zorlaştıran problemlerin ağırlığını hissediyoruz.
Trafik sorunu Kahramanmaraşlıların en çok şikâyet ettiği meselelerin başında geliyor. Özellikle Tekerek, Doğukent ve Şekerdere güzergâhlarında sabah ve akşam saatlerinde oluşan yoğunluk, adeta çileye dönüşmüş durumda. Şehrin nüfusu artarken, yolların aynı kalması ve toplu taşımanın yetersizliği vatandaşın saatlerini boşa harcamasına yol açıyor. Kavşak düzenlemeleri kısa vadeli rahatlama sağlasa da kalıcı bir çözüm üretilemiyor; bu da hem zaman kaybına hem de ciddi bir stres kaynağına dönüşüyor.
Eğitimdeki sorunlar sadece derslik yetersizliğiyle sınırlı değil. Türkiye’de milyon dolarlar, milyon eurolar bir futbolcunun transferine harcanırken, bazı okullarda temizlik personeli bile bulunmuyor. Öğrencilerin elini yıkayacağı sabun yok, fotokopi çektirecek kâğıt yok. Oysa asıl yatırım, sadece stadyumlara değil; memleketimizin okullarına, kütüphanelerine ve eğitime de yapılmalıdır. Çünkü geleceğimizi şekillendirecek olan gerçek güç, çocuklarımızın aldığı eğitimdir.
Çevre sorunları da göz ardı edilmemeli. Yeşil alanların azalması, hava kirliliğinin özellikle kış aylarında artması ve dere yataklarındaki kirlilik, şehrin sağlığını ve yaşam kalitesini tehdit ediyor. Şehir planlamasında doğaya ve insan sağlığına öncelik verilmesi, Kahramanmaraş’ı daha yaşanabilir kılacaktır.
Ve en önemlisi: kültürel ve sosyal hayatın eksikliği. Kahramanmaraş, tarihi ve kültürel zenginliğiyle öne çıkan bir şehir olmasına rağmen, gençlerin sosyalleşebileceği, sanatsal ve kültürel etkinliklere katılabileceği alanlar yetersiz. Baraj kenarlarında yapılan kaçak yapılaşmalar yerine, gençler için düzenli, güvenli ve sosyal alanlar oluşturulmalı. Özellikle yerli ve yabancı turistler için şehirde cazibeli sosyal alanlar yaratmak, hem kültürel değerleri öne çıkaracak hem de turizm potansiyelini artıracaktır. Bu alanlar, düzenli, tertipli ve kontrollü bir şekilde planlanmalı; rastgele yapılan yapılaşmalar yerine şehrin dokusuna ve ihtiyaçlarına uygun şekilde tasarlanmalıdır.
Oysa tüm bu sorunların çözümü imkânsız değil. Belediyelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve halkın ortak çabasıyla Kahramanmaraş çok daha yaşanabilir, genç dostu ve turizme açık bir şehir haline gelebilir. Yeter ki bu sorunları görmezden gelmeyelim ve geleceğe yönelik kalıcı adımlar atalım.
Bu şehir hepimizin. Sahip çıkarsak, daha huzurlu, modern ve sosyal alanlarıyla hem vatandaşlarına hem de turistlere cazip bir Kahramanmaraş inşa edebiliriz.
Yazan:
Mecit Bayton
Köşe Yazarı / Eğitimci / Turizmci