KİMDEN GELİRSE GELSİN, FİTNEYE VE TEFRİKAYA DUR DEMELİYİZ - Maraş46 | Kahramanmaraş Haber | K.Maraş Gündem Son Dakika HaberleriMaraş46 | Kahramanmaraş Haber | K.Maraş Gündem Son Dakika Haberleri

13 Aralık 2025 - 20:22

KİMDEN GELİRSE GELSİN, FİTNEYE VE TEFRİKAYA DUR DEMELİYİZ

KİMDEN GELİRSE GELSİN, FİTNEYE VE TEFRİKAYA DUR DEMELİYİZ
Son Güncelleme :

09 Eylül 2019 - 16:17

Hazreti Hüseyin ve ehlibeytin şehit edildiği Kerbela olayının 1380. Yıl dönümü sebebiyle açıklamalarda bulunan Kahramanmaraş İl Müftüsü Celal Sürgeç, “Bizler yarın için ve gelecek kuşaklar için fitne, tefrika ve kaostan arınmış bir dünya bırakmak istiyorsak birey ve toplum olarak fitneye pirim vermemeliyiz. Kimden gelirse gelsin, kime isabet ederse etsin fitneye ve fitnecilere, tefrika ve tefrikacılara dur demeliyiz. Tarihi olaylardan ders çıkarmalıyız” dedi.

Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ve 72 yakınının şehit düştüğü ‘Kerbela Olayı’nın 1380’nci yıl dönümü Muharrem ayının onuncu günü olan 9 Eylül Pazartesi’ye yani bugüne denk geliyor. İslam tarihinin siyasi anlamda en önemli kırılma noktalarından birini oluşturan Kerbela Olayı’nın yıl dönümünde, şehit edilen Hazreti Hüseyin ve ehlibeyt çeşitli etkinliklerle yâd ediliyor. Kerbela Olayı ile İslam dünyasında mezhep ayrılığı derinleşmiştir. Olayın ardından Sünni-Şii çatışması ortaya çıkmış ve Şia hareketi doğmuştur. Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesinin yankıları ve yaraları halen günümüzde dün olmuş gibi hissedilirken, İslam âleminin birbirinden uzaklaşmasının en büyük sebeplerinden biri olarak görülen Kerbela Olayı’nın bütün ayrıntılarını Kahramanmaraş İL Müftüsü Celal Sürgeç anlattı. Sürgeç, ‘Fitne ve ihtilaflar karşısında akl-ı selim ve 1380. yıl dönümü vesilesiyle Kerbela’dan ders çıkarma’ başlığıyla kaleme aldığı makalesinde birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekti.

Müftü Sürgeç yazısında şu ifadeleri kullandı;

“İSLAM DÜNYASINI BİRBİRİNDEN KOPARMIŞ VE UZAKLAŞTIRMIŞTIR”

“İslam tarihinde ilk fitne olayının Hz. Osman’ın şehadeti ile başladığı söylenir. Cemel ve Sıffin vakaları da sonuçları itibariyle birer fitnedirler. Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesi hadisesi ise; etkisi günümüze kadar süren büyük bir fitne ve kaostur. Unutulmamalıdır ki tutuşturulan her fitnenin zuhurunun ardından toplumları ve çağları bekleyen en büyük tehlike, savrulma, kopuş ve toplumsal kaos olmuştur. Bugün İslam dünyasının param parça olması, birbirlerini İslam’ın temel referansları olan Kur’an ve Hz. Peygamberin sünneti ve sözleri doğrultusunda tanımaları ve tanıtmaları gerekirken, daha çok tarihteki bir taktım olaylar üzerinden birbirlerini tanımlamakta ve tanıtmaktadırlar. Bu olaylardan hareketle birbirlerini itham etmekte, ötekileştirmekte ve parçalamaktadırlar. Halbuki Kur’an, “Başka her şeyden geçerek O’na tam gönül verin, O’na karşı gelmekten sakının, namazı hakkıyla ifa edin! Ve asla dinlerini bölük pörçük eden, kendileri paramparça olmuş ve her biri de kendi ellerindekiyle övünüp duran kimseler olmayın.” (Rum: 31-32) diye kendilerini tarihi tecrübeler üzerinden ikaz etmesine rağmen. Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesinin yankıları ve yaraları halen günümüzde dün olmuş gibi hissedilmektedir. Ve öyle bir tesir icra etmiştir ki bu olay, iki milyar nüfusu olan İslam dünyasını neredeyse kesin hatlarla birbirinden koparmış, uzaklaştırmış ve ötekileştirmiştir.

“O GÜN AKLI SELİM GALİP GELSEYDİ…”

Eğer O gün Hz. Osman’ın, Hz. Ali’nin ve Hz. Hüseyin’in başına gelenlere seyirci kalınmasaydı, bu gün olduğu gibi ihtilaflardan beslenen ve yangına körükle gidenlere pirim verilmeseydi, akl-ı selim galip gelseydi, efendimizle birlikte Medine’de temeli atılan birbirine veli, yar ve dost olan kardeşlik anlayışı devam ettirilebilseydi; İslam dünyası bugün çok daha farklı bir noktada olacak, daha asil bir duruş ve yaşayışa sahip olacak ve cihana evrensel mesajını daha sağlıklı sunabilecekti. Oysaki bir çok ayet ve hadis Müslümanların uhuvveti ve tevhidi üzerinde önemle durmaktaydı. Bu tevhidi zedeleyen her türlü eylemin ve söylemin yanlışlığından ve olası toplumsal etkilerinden Yüce Rabbimiz şu şekilde haber vermekteydi: “Allah’a ve Resûlü’ne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin (çekişmeyin, didişmeyin) çözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir. (Enfal Suresi, 46)

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.