Sorgularken Yaşamı, yaşamımı, Duruyorum bazen ‘’Ya?’ diyorum-
Ya öyle doğru-yanlış bilmeden umarsızca yaşayıp gitseydik bu Dünya’dan daha mı iyi olurdu?
Ya Gerçek-Yalan nedir bilmeden baksaydık önümüze, sorgusuz sualsiz hiç gerçek görmeden, yalanların içerisinde kendimizi avutarak yaşasak daha mı iyi olurdu?
Sadece dursaydık öylece, hiç canımız yanmasaydı, acı nedir bilmeseydik,
Daha mı iyi olurdu?-Hayatın bizi acıtan yanının tecrübesini tatmadan yaşasaydık,
Yol ayrımlarında yola giriş yapıp çıkışı bulamadan yaşasaydık.. Hep kayıp, hem kayıp olsaydık ama en çok da kayıp yaşasaydık!
Aslında var olduğumuzu sanarak yaşayıp, yaşayamadan bir ömrü sonlandırsaydık,-kötü mü olurdu? Yaşayamadığımız ömrümüzü çalsaydık kendimizden, En kötü biz mi olurduk?
Ya görmeden yaşasaydık kendimizi, bilmeseydik, tanışmasaydık kendimizle -‘’Ben işte böyleymişim’’ diyerek kestirip atsaydık, bir benlik oluşturmaya bile uğraşmadan ‘’Ben’’ kavramı olur muyduk? Bu kavramı benimserdik, en kötüsü de farkımız olur muydu?
Bize verilen emaneti, her gün bakmamız gereken, korumamız gereken kendimizi, benliğimizi, hayatımızı, -başkalarına tehdit olarak kullansaydık ne olurdu?
-Biz mi kötü olurduk? yoksa, Hayat mı suçlu olurdu?
Kendimiz de sahibiyken bir başkasının kalbine dikseydik gözümüzü, dikseydik ve vicdanımızdan da onay alsaydık..
Bir gönlü kırsaydık, bir kalbe dokunsaydık, bizimkinin adı hala Gönül mü kalırdı?
Emine Bacak
emineb608@gmail.com